Cuma , 26 Nisan 2024

Vicdan azabı çeken hasta yakını doktora saldırıyor

Kanser tedavisinde doktorun hasta yakınının duygularını yönetmesi gerekiyor. Prof. Dr. Özdoğan, “Hasta yakını ihmalkârlığı yüzünden kendini suçlayıp doktora saldırabiliyor” diyor

Bir doktorun tek sorumluluğu hastasına karşı mıdır? Özellikle kanser hastalığında, yalnızca hastayı bilgilendirmek yeterli mi? Memorial Antalya Onkoloji Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mustafa Özdoğan, kanser tedavisinin başarısında hasta yakını ile ilişkinin de etkili olduğunu söylüyor.
 Bir doktorun tek sorumluluğu hastasına karşı mıdır? Doktor, hasta yakınları ile nasıl bir ilişki kurmalıdır?
Hasta yakınları; doktor tarafından hiçbir zaman problem olarak görülmemeli. Yakınının kanserle karşılaşmasından dolayı yoğun bir üzüntü içinde olabilirler. Bazı nedenlerden ötürü, yakınının bu hastalığa yakalanmasından kendilerini sorumlu tutabilirler. Kanser olan hastasını ihmal ettiğini, tedavisinin başlamasını geciktirdiğini, iş yoğunluğu ya da başka nedenler yüzünden; ona yeterince ilgi gösteremediğini düşünerek suçluluk psikolojisi içine girebilirler.KIRILGAN OLABİLİR
 Hastasını ihmal eden hasta yakını, doktora nasıl tepki gösterir?
Hasta yakınının duygu yoğunluğunu ve üzüntüsünü yok saydığınızda, kendi iç dünyasında yaşadığı sorunların üstesinden gelebilmek için sizinle savaştığını görürsünüz. Çünkü herkes psikolojisini çok iyi bir şekilde yönetemeyebilir. Hastasına karşı vicdan azabı duyan ve kendindeki eksiklikleri gideremeyen hasta yakınlarının; doktora karşı saldırgan bir tutum izlediğine, büyük tepkiler verdiklerine şahit oluyoruz. Bazen de tedavi sırasında hastanın yanında hiç görmediğiniz birini, hastanın son günlerinde yanında görmeye başlarsınız. Bir anda sürece dahil olur. Sizin hastasına olan emeklerinizi de bilmez. Ama o kişi belki hastasını ihmal ettiği, belki de onunla yaşadığı sorunlar yüzünden o kadar çok vicdan azabı çeker ki, kendi içindeki çatışmaları hekime yansıtabilir. Bu durumu hekim iyi algılamalı ve hasta yakınının hassaslaşan duygularını ustaca yönetmelidir.

Esra TÜZÜN

Bir yanıt yazın