Aile Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) adına söz alan başkan Taner Balbay, son dönemde birinci basamak sağlıkta aile hekimlerine artan görev ve sorumluluk yükünün sürdürülemez noktaya geldiğini belirtti. “Aile hekimleri sihirbaz değildir” diyerek, mevcut uygulamaların hem hekimleri yıprattığını hem de vatandaşların nitelikli hizmet almasını zorlaştırdığını söyledi.
İş yükü neden artıyor?
-
Aile hekimlerine son dönemde kronik hastalık takibi (HYP modülü) kapsamında — koroner arter hastalığı, inme, astım, KOAH, kronik böbrek yetmezliği gibi — yeni izlemler yapma zorunluluğu getirildi.
-
Ancak bu yükümlülüklerin yanı sıra, hekimlerden hâlen günlük hasta muayenesi, reçete, koruyucu sağlık hizmetleri gibi rutin görevleri de kusursuz şekilde yerine getirmeleri bekleniyor. Balbay, bu kadar geniş görev tanımıyla “şapkadan tavşan çıkarılması” beklendiğini vurguladı.
-
AHEF’e göre bu tablo, hem hekimin tükenmişliğine yol açıyor hem de birinci basamakta hizmet kalitesini düşürüyor.
“Sihirbaz Değiliz” — Talepler net
Balbay, aile hekimliği personeline yüklenen sorumluluğun gerçekçi sınırlar içinde yeniden değerlendirilmeli olduğunu söylüyor. Şu talepleri ön planda tutuyor:
-
Koruyucu sağlık hizmeti ile tedavi hizmetlerinin birbirinden ayrılması,
-
Her hekime düşen hasta nüfusunun yeniden düzenlenmesi,
-
Kronik hastalık takibi ve koruyucu sağlık hizmetleri yükünün adil şekilde paylaşılması,
-
Aile sağlığı merkezlerinde yeterli destek personeli (ebe, hemşire, teknisyen vs) kadrosu oluşturulması.
Ne söylüyor AHEF?
Balbay’ın sözleri şu şekilde:
“Koruyucu sağlık hizmetleri ve tedavi hizmetlerinin ilk basamağı aile hekimlerine fazla iş yükleyerek hem verim düşürülmekte hem de vatandaşın kaliteli 1. basamak sağlık hizmetleri alması engellenmektedir.”
Federasyona göre, mevcut sistem acilen elden geçirilmeli; aksi halde hem halk sağlığı hem de hekimlerin mesleki sürdürülebilirliği tehlikede.
Doktorlar Haber Doktorların her şeyden haberi olacak