Cuma , 29 Mart 2024

Doktora 10 yıl gecikmeli teşhis!

Doktora 10 yıl gecikmeli teşhis!

Dr. Mehmet Özden’in önce elleri ve ayakları büyüdü, ayakkabı numarası 43’ten 47’ye çıktı.

Güncelleme:13 Nisan 2012 12:28

Vücudu enine doğru genişliyordu, 7 ayda bir elbiselerini ve alyansını değiştiriyordu. Farklı tedaviler denendi, defalarca ameliyat oldu ancak sonuç değişmedi. Teşhis konduğunda ise aradan 10 yıl geçmişti.

Ntvmsnbc’nin haberine göre bir dönem Sağlık Bakanlığı’nda sağlık eğitim genel müdürlüğü yapan Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Mehmet Özden, solunum güçlüğü, kemik ağrıları, aşırı terleme, çene, el ve ayaklarda büyüme şikâyetleri ile yıllarca doktorların kapısını aşındırmış ancak hastalığı teşhis edilememiş hastalardan biri. Çeşitli ameliyat ve tedavilerden geçmesine rağmen şikâyetleri bitmeyen Özden’e çare yine bir doktor arkadaşından gelmiş. Yıllarca görüşemediği arkadaşı Özden’i görür görmez teşhisi koymuş: Akromegali. Ancak 10 yıllık gecikmenin Dr. Özden’e faturası ağır olmuş.

Akromegalide eller, ayaklar, çene ve burun büyüyor. İç organlarda ve kemik sisteminde tahribat yapan akromegali, kalp ve akciğer hastalıklarından kansere kadar birçok hastalığa yol açıyor. Sinsi ilerleyen ve tüm sistemi etkileyen hastalık zor teşhis ediliyor. Yani doktorlar da hastalar da hastalığın farkında olamıyor. Ancak dikkatli gözlerden kaçması da mümkün değil. Tıpkı Dr. Mehmet Özden’de olduğu gibi.

“Meslek icabı zaten doktorların arasındaydım, o süreçte de çok sayıda doktora gittim ama hastalığın ne olduğu uzun süre anlaşılamadı, geçen zamanla birlikte ben de sağlığımı kaybettim” diyen Özden’in anlattıkları: “Solunum güçlüğü çekiyordum, göğüs hastalıkları uzmanına gittim, apne dendi ve solunum cihazı verildi. Burun deviasyon ameliyatı yapıldı, küçük dilim alındı. Çok yoğun olan siğiller için plastik cerrahiye gittim onlar da alındı. Aşırı terleme ve baş ağrısı için çeşitli tedaviler gördüm. Ayaklarımda ve eklemlerimde ağrılar vardı. Ayakkabı numaram 43’tü, 47 oldu. Elbiselerim olmuyordu, yaklaşık 7 ayda bir elbise dolabımı yeniliyor, yeni elbiseler alıyordum ama kısa süre sonra onlar da küçük geliyordu. Alyansım parmağımı sıkıyordu, hatta eşim neden takmadığımı sorguluyordu. 6-7 ayda bir alyans değiştiriyordum. Süreç böyle devam ederken, 5 yıldır görüşemediğim bir doktor arkadaşım ziyaretime geldi ve kapıdan girer girmez, ‘sen akromegali hastasısın, yarın hastaneye gel’ dedi. Beyin ve hipofiz MR’ı ile hipofizde tümör tespit edildi ve nihayet hastalığımın adı kondu.”

85 KİLODAN 135 KİLOYA ÇIKTI
Ameliyatla tümörden kurtulan Özden, endokrinolojide takip altına alındı, tedavisi sürüyor. Boyu 1.83 olan Özden, hastalık başlangıcında 85 kiloymuş. “Hastalıkla birlikte 135 kiloya ulaştım. Tedaviden sonra 110 kiloya indim ama geç teşhisin bedelini ağır ödedim” diyor: “Yumuşak dokudaki tahribat düzeliyor ama kemik dokudakilerin geri dönüşü yok. Eklemlerim bozulduğu için 3 ay önce iki ayağıma da protez takıldı, tiroitte nodül oluştu, ameliyatla alındı. Kalın bağırsaklarımdan polip ameliyatı oldum, şu anda prostatım büyük, böbreklerimde ise kistler var.”

DR. ÖZDEN: DOKTORLAR DAHA DİKKATLİ OLMALI
Yaşadıklarından sonra Akromegali ile Yaşam Derneği’ni kuran Mehmet Özden, hastalığa dikkat çekmek için 15 Nisan’da Akromegali Günü düzenlendiğini söylüyor. “Herkes hastalığın belirtileri açısından uyanık olmalı” diyen Özden doktorlara, “Hekim kendi uzmanlık alanındaki şikâyetleri değerlendiriyor. Doktorların hastalarını daha dikkatli incelemesi gerekir. Yani bu tür belirtileri olan hastalarında en azından akromegaliden de şüphelenerek hipofiz bezi incelemesi yapmalarını öneririm” diye sesleniyor.

PROF. ERBAŞ: HASTA AKROMEGALİ AÇISINDAN DA DEĞERLENDİRİLMELİ
Toplumun akromegaliden haberdar olmadığını belirten Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tomris Erbaş da Türkiye’de bilinen hasta sayısının, mevcut vaka sayısının yarısından bile az olduğu görüşünde. Erken tanının önemine dikkat çeken Prof. Erbaş, “Başta aile hekimleri ve diş hekimleri olmak üzere tüm uzmanlar, hastalarını bir de akromegali açısından değerlendirirse erken tanı şansımız artar. Aslında tanının netleşmesi çok kolay. Sadece büyüme hormonu testi ve hipofiz MR’ı ile akromegali tanısı kesinleşebilir” dedi.

DOÇ. DAĞDELEN FİRAVUN AKHENATON’UN HASTALIĞI
Bilinen en eski akromegali hastasının Mısır Firavunu Akhenaton olduğunu söyleyen Doç. Dr. Selçuk Dağdelen ise hastalığın hem fiziksel görünümü hem de tüm sağlığı bozduğunu belirtti. Doç. Dağdelen, büyüme hormonunu baskılayan ilaçlarla kontrol altına alınan ve tedavisi ömür boyu süren hastalıkta kesintisiz takibin önemine vurgu yaptı.

PROF. ZİYAL: GEÇ TANI AMELİYATI DA ZORLAŞTIRIYOR
Beyin ve Sinir Cerrahı Prof. Dr. İbrahim Ziyal da erken tanıda tümörün burundan yapılacak operasyonla çıkartılabildiğini, geç kalındığında ise kafatası kemiğinin açılması gerektiğini söyledi.

Akromegali, beyin tabanındaki hipofiz bezinin fazla miktarda büyüme hormonu salgılamasıyla oluşan bir hastalık. Yüzde 90 oranında hipofizdeki iyi huylu tümörlerden kaynaklanıyor. Nedeni bilinmeyen hastalıklar listesinde, ancak son yıllardaki araştırmalar genetik faktörün etkili olduğu yönünde. Ergenlik çağındaki tümörlerde boyuna uzama oluyor, erişkinlik döneminde oluşan tümörlerde ise enine. Ergenlik dönemindeki hastalığa jigantizm, erişkinlik dönemindekine akromegali deniyor.

AYAKKABI NUMARANIZ BÜYÜYORSA DİKKAT
Uzmanlar, büyüyen ayakkabı numarası, dar gelen yüzükler, aşırı terleme, et benlerinde artış, alt çenenin öne doğru büyümesi, dişlerin seyrekleşmesi, aşırı horlama gibi belirtilerde endokronoloğa veya beyin cerrahına başvurulmasını öneriyor.

Bir yanıt yazın